Selam. Çok ama çok uzun zaman oldu buraya yazmayalı, biliyorum. Çok şey oldu, yazcak çok şey birikti aslında ama biriktikçe temizleyemediğin bi' oda dolusu eşyaya döndü maalesef. Bekledikçe daha çok birikti. Şu an hepsini temizlemeye geldim ama tek tek yapacak dermanım yok. Hepsini komple çöpe atıcam. Yani ne yazcağım konusunda en ufak fikrim bile yok.
Ankaradayım, ilkokuldan kalma bu eski bilgisayarımızın eski klavyesindeki tıkırtıyı bile nasıl özlemişim anlatamam. Başka bilgisayarda bu hissi alamıyorum, sanırım bu odada tek başıma yaşadığım hislerle alakalı. Belki de yazamamamın sebeplerinden biri budur. Ama asıl sebep; aşık olmuş olmam. Sadece aşık olduğum kadına yazıyo olmam. Bi' de eskisi gibi yalnız hissetmiyo olmam var tabi. Defalarca bana, bu odada bu hisleri tekrar yaşamamı söylemesine rağmen pek yapmadım. İnsanın yalnızlığını dâhi seven birinin hayatında olmasının ne büyük şans olduğunu tam şu an farkediyorum. Neyse, bu yazıyı bi' aşk mektubuna dönüştürmek istemiyorum. Son yazımı yazdığımda, hayallerinden vazgeçmiş, güçsüz ve ihtimalsız bi' insandım. Dalgalı denizde akıntıya bırakmış gibiydim kendimi, akıntı bile yoktu aslında. Okumuyodum, yazmıyodum, galiba yaşamıyodum. Bi' şeye bi kapılırsam, tüm dünyamın o olcağı bi' dönemdeydim ki; öyle de oldu. Elimde kalan üç beş kuruşla kripto para serüvenine girmiştim. Bilen bilir, kendi çapımda az da olsa teknik analiz bilgim vardır. Kaybede kaybede öğrendim. Öylesine girdiğim bu serüvenden, başladığım gün hayal bile etmediğim bi' rakama gelmiştim. Para; para olmaktan çıkmıştı. Ekranda gördüğüm sayılardan ibaretti sadece. Gece 4-5'lerde uyuyup, sabah 7de uyanıp ekran başına geçer hâle gelmiştim. Üstelik kazandıkça çevremdekilere de yardım etmeye başladım. Kendimi portföy yöneticisi gibi hissettim, götüm kalktı. Bi' yandan içmeye de devam ediyodum. Gecenin 12'si, elinizde rakınız, önünüzde mezeniz, deli gibi para kazanıyosunuz. Ne kadar da güzel bi' yaşam di mi? En çok kazandığım dönemde, aşk hayatım başlamıştı aslında. Çünkü en çok para kazandığım dönem, kendimi en çok kaybettiğim dönemdi. Hayatım rakamlardan ibaret hale gelmişti fakat ben böyle bi' insan değildim. Kendimi bu kadar kaybettiğim başka bi' dönem hatırlamıyorum. Ben dedim, kendimi bulamıyorum, uyuyamıyorum, rakamları silemiyorum kafamdan, okumuyorum, öğrenmiyorum, merak etmiyorum. Bana yardım et. Yardım etmeyi bırak, hayatımı değiştirdi. Bi' yandan kendime gelmeye başlamıştım ama bi' yandan da o hırsım devam ediyo. Hangi gece hatırlamıyorum, çok uykum vardı. tüm açık pozisyonları bırakıp uyucaktım. Giden gitsin. Uyumadım. Uyusana be olum, uyusana.. 1 gecede, hatta 1 saatte, kazandığım tüm parayı kaybettim. Hepsi de hırsım yüzündendi. Oyun gibiydi her şey, restart'a basıp düzelmesini istedim her şeyin. Olmadı. Hayatın gerçekliği çarptı yüzüme, hayatta yeniden başlama düğmesi yoktu. Ağlamadım, sinirlenmedim, hırçınlaşmadım. Donuk bi' haldeydim. Sabaha kadar uyuyamadım. Bi'kaç saat uyuduktan sonra uyandım, çevreme haber verdim ve kendimi izole ettim hayattan. İntihar etmemden korkanlar oldu. Akşama kadar vakit nasıl geçti hatırlamıyorum, biraz kendime geldiğimde, ilk iş sevdiğim kadınla konuştum. İşte hayatımın dönüm noktası oydu. Tamam dedi, üzülme, kendinde değildin, artık kendine gel. Ben senin yanındayım.
Kaybetmeme rağmen yanımda olan biri. İşte o an paramı kaybettim ama hayatımı kazandım. Hayallerimi, ihtimallerimi kazandım. Yeni şeyler aramaya, öğrenmeye, anlam bulmaya başladım. Kitaplar okumaya, şiirler yazmaya başladım. Çok uykum geldi alkolden, sonra devam etçem, görüşürüz.
Kaplumbağa gibi içine kapanabilen, kedi gibi meraklı, aslan kadar mükemmeliyetçi, koala gibi üşengeç, köpek gibi duygusal, kuş gibi özgür ve insan kadar insan.
26 Mart 2022 Cumartesi
Sonra Devam Etçem
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)